Makale İçerikleri
TUI Grubu’nun İkinci Çeyrek Finansal Performansı
TUI Grubu, 2025 mali yılının ikinci çeyreğinde, yani Ocak-Mart 2025 döneminde, gelirlerini geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 1,5 artırarak 3,704.6 milyon euroya yükseltti. Bu artış, şirketin Avrupa turizm sektöründeki lider konumunu pekiştiren önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor. Ancak, Paskalya tatilinin 2025 yılında üçüncü çeyreğe (Nisan-Haziran) kayması, şirketin gelir ve kârlılık rakamları üzerinde 32 milyon euroluk bir olumsuz etki yarattı. Bu etki hariç tutulduğunda, TUI’nin faiz ve vergi öncesi düzeltilmiş faaliyet kârı (Ebit) 14 milyon euro iyileşme göstererek -207 milyon euro olarak gerçekleşti. Bu, şirketin operasyonel verimliliğini artırma ve maliyet yönetimi konusundaki çabalarının bir yansıması olarak öne çıkıyor.
TUI’nin ikinci çeyrekteki finansal performansı, şirketin otel, kruvaziyer ve etkinlik bölümlerinin güçlü katkılarıyla desteklendi. Otel ve tatil köyleri segmenti, özellikle İspanya’nın Kanarya Adaları, Mısır, Cape Verde ve ana karası gibi popüler kısa ve orta mesafeli destinasyonlarda yüksek talep gördü. Uzun mesafeli destinasyonlar arasında ise Meksika, Dominik Cumhuriyeti, Tayland ve Birleşik Arap Emirlikleri öne çıktı. Kruvaziyer bölümü, yeni gemilerin devreye alınması ve artan rezervasyonlarla büyüme kaydederken, TUI Musement gibi etkinlik ve deneyim odaklı segmentler de gelir artışına katkıda bulundu. Şirketin tur operatörlüğü ve seyahat satış kanalları, dijital platformlar ve geleneksel acenteler aracılığıyla geniş bir müşteri kitlesine ulaşarak bu büyümeyi destekledi.
TUI’nin ikinci çeyrekte kaydettiği net zarar, geçen yıla kıyasla hafif bir artışla 306.1 milyon euro olarak gerçekleşti (2024 ikinci çeyrek: 294.2 milyon euro). Bu artış, Paskalya tatilinin kaymasından kaynaklanan gelir kaybı ve turizm sektöründeki genel ekonomik belirsizliklerle ilişkilendiriliyor. Ancak, TUI yönetimi, bu kaybın beklenen bir durum olduğunu ve şirketin uzun vadeli kârlılık hedeflerinden sapmadığını vurguladı. Şirketin CEO’su Sebastian Ebel, “2025 yılı ekonomik açıdan zorlu bir yıl olsa da, operasyonel iyileştirmelerimiz ve müşteri odaklı stratejilerimiz sayesinde istikrarlı bir büyüme sağlıyoruz” açıklamasında bulundu. Ebel, özellikle yaz sezonu için güçlü bir talep beklediklerini ve rezervasyon trendlerinin olumlu seyrettiğini ifade etti.
TUI’nin finansal performansını destekleyen bir diğer unsur, 2024/2025 kış sezonunda rezervasyonlardaki yüzde 2’lik artış oldu. Toplam 5,5 milyon rezervasyonla, şirket geçen yıla göre daha fazla müşteriye ulaştı. Ortalama fiyatlardaki yüzde 4’lük yükseliş, hem müşterilerin daha yüksek değerli paket turları tercih ettiğini hem de TUI’nin fiyatlandırma stratejisinin başarılı olduğunu gösteriyor. Kış sezonu boyunca özellikle son dakika satışlarında yaşanan hareketlilik, şirketin esnek rezervasyon politikalarının ve geniş destinasyon ağının etkinliğini ortaya koydu. TUI’nin dijital platformları, özellikle mobil uygulaması, bu rezervasyon artışında önemli bir rol oynadı. Kullanıcı dostu arayüzü ve kişiselleştirilmiş teklifleriyle mobil uygulama, müşterilerin tatil planlamasını kolaylaştırarak satışları destekledi.
TUI’nin ikinci çeyrek performansı, Avrupa turizm sektörünün genel dinamikleriyle de uyumlu. 2025 yılında, Avrupa’da turizm talebi, ekonomik belirsizliklere rağmen güçlü kalmaya devam ediyor. TUI, bu talebi karşılamak için ürün yelpazesini çeşitlendirdi ve özellikle aile tatilleri, lüks kruvaziyerler ve macera odaklı etkinlikler gibi yüksek marjlı segmentlere odaklandı. Şirketin kredi notlarının yakın zamanda yükselmesi, finansal sağlamlığını ve pandemi öncesi seviyelere dönüşünü teyit ediyor. Bu, TUI’nin borç yönetimi ve likidite stratejilerindeki başarısını da yansıtıyor. Genel olarak, ikinci çeyrek sonuçları, TUI’nin hem operasyonel hem de finansal açıdan doğru yolda olduğunu gösteriyor.

2024/2025 Kış Sezonu ve Yaz Sezonu Beklentileri
TUI Grubu’nun 2024/2025 kış sezonu, şirketin büyüme stratejisinin önemli bir göstergesi oldu. Toplam rezervasyonlar, geçen yıla göre yüzde 2 artarak 5,5 milyona ulaştı. Bu artış, özellikle kısa ve orta mesafeli destinasyonlara olan talebin güçlü olmasıyla desteklendi. Kanarya Adaları, Mısır, İspanya ana karası ve Cape Verde, kış sezonunun en popüler destinasyonları arasında yer aldı. Uzun mesafeli destinasyonlar arasında ise Meksika, Dominik Cumhuriyeti, Tayland ve Birleşik Arap Emirlikleri öne çıktı. Bu destinasyonlar, hem güneşli iklimleriyle hem de kültürel ve doğal zenginlikleriyle müşterilerin ilgisini çekti. TUI’nin otel portföyü, bu bölgelerde yüksek doluluk oranları kaydederken, kruvaziyer segmenti de yeni rotalar ve gemilerle büyümeye devam etti.
Ortalama fiyatlardaki yüzde 4’lük artış, TUI’nin kârlılığı artırma stratejisinin bir parçası. Müşteriler, daha yüksek kaliteli oteller, özel deneyim paketleri ve premium kruvaziyer seçenekleri gibi yüksek değerli ürünleri tercih etti. Örneğin, TUI’nin lüks otel markası TUI Blue, aileler ve çiftler için kişiselleştirilmiş tatil deneyimleri sunarak bu fiyat artışını destekledi. Ayrıca, TUI Musement platformu, destinasyonlarda müze turları, yemek deneyimleri ve macera aktiviteleri gibi ek hizmetlerle gelirleri artırdı. Son dakika rezervasyonlarındaki hareketlilik, özellikle esnek iptal ve değişiklik politikalarının müşterilere güven vermesiyle dikkat çekti. Bir X kullanıcısı, “TUI’nin son dakika fırsatlarıyla Mısır tatili yaptık; fiyatlar makul, hizmet harikaydı” yorumunda bulundu.
Yaz sezonu için TUI, daha geniş bir ürün ve hizmet yelpazesi sunarak kârlılığı koruma hedefinde. Ancak, Nisan 2025’te Paskalya tatilinin geç döneme denk gelmesi, yaz sezonu rezervasyonlarını bir miktar geciktirdi. Şu an için yaz sezonu rezervasyonları, geçen yıla göre yüzde 1 azalmış durumda, ancak ortalama fiyatlar yüzde 4 artarak bu kaybı telafi ediyor. TUI, yaz sezonu için yalnızca yüzde 57’sinin satıldığı bir programla ilerliyor, ancak şirket yönetimi, rezervasyon trendlerinin toparlanacağına olan güvenini koruyor. Deutsche Bank analisti Andre Juillard, “TUI’nin yaz sezonu için ortalama fiyatları beklentilerin üzerinde; bu, şirketin kârlılık odaklı stratejisinin bir göstergesi” dedi. TUI, rekabetin yoğun olduğu bir ortamda kapasiteyi sabit tutarak fiyat odaklı bir yaklaşım benimsiyor.
Yaz sezonu için TUI’nin popüler destinasyonları arasında Akdeniz ülkeleri (İspanya, Yunanistan, Türkiye), Kuzey Afrika (Mısır, Tunus) ve Karayipler yer alıyor. Şirket, bu bölgelerde yeni oteller ve tatil köyleri açarak kapasitesini artırdı. Örneğin, Türkiye’deki TUI Magic Life ve TUI Blue otelleri, hem aileler hem de genç çiftler için cazip seçenekler sunuyor. Kruvaziyer segmentinde ise Mein Schiff ve Marella Cruises markaları, Akdeniz, Kuzey Avrupa ve Karayipler’de yeni rotalar ekledi. TUI’nin dijital satış kanalları, özellikle mobil uygulaması, yaz sezonu rezervasyonlarını artırmak için yoğun bir şekilde kullanılıyor. Uygulama, kullanıcıların destinasyonları keşfetmesine, fiyat karşılaştırması yapmasına ve rezervasyonlarını kolayca yönetmesine olanak tanıyor.
TUI’nin yaz sezonu stratejisi, maliyet azaltma ve operasyonel verimlilik üzerine kurulu. Şirket, tur operatörlüğü ve havayolu bölümlerinde dönüşüm projelerine yatırım yapıyor. Örneğin, TUI Airways’in filosu, yakıt verimli uçaklarla yenilenerek hem çevresel etkiyi azaltıyor hem de operasyonel maliyetleri düşürüyor. Ayrıca, otomasyon ve yapay zeka destekli rezervasyon sistemleri, müşteri hizmetlerini hızlandırarak maliyet avantajı sağlıyor. TUI, seyahat acenteleriyle olan güçlü iş birliğini sürdürürken, dijital platformlara yaptığı yatırımlarla yeni nesil müşterilere ulaşıyor. Bu çift kanallı satış stratejisi, TUI’nin geniş bir müşteri tabanına hitap etmesini sağlıyor.

TUI’nin Stratejik Hedefleri ve Sektörel Konumu
TUI Grubu, Avrupa turizm sektöründe lider konumunu sürdürmek için stratejik hedeflerine odaklanıyor. Şirket, kârlılığı artırmak, müşteri deneyimini iyileştirmek ve operasyonel verimliliği optimize etmek için bir dizi dönüşüm projesi yürütüyor. Tur operatörlüğü, havayolu, otel, kruvaziyer ve etkinlik segmentlerinde entegre bir iş modeli benimseyen TUI, bu çeşitlendirilmiş portföyüyle rakiplerine karşı avantaj sağlıyor. Hotels & Resorts segmenti, TUI’nin gelirlerinin önemli bir kısmını oluştururken, Cruises ve TUI Musement gibi büyüyen segmentler, yüksek marjlı gelir akışları sunuyor.
TUI’nin maliyet azaltma hedefleri, operasyonel süreçlerin dijitalleştirilmesi ve enerji verimliliğine yönelik yatırımlarla destekleniyor. Örneğin, TUI Airways’in Boeing 737 MAX ve Airbus A320neo gibi yeni nesil uçakları, yakıt tüketimini yüzde 20’ye kadar azaltıyor. Bu, hem çevresel sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlıyor hem de şirketin maliyet yapısını iyileştiriyor. TUI, 2030’a kadar karbon nötr bir şirket olma yolunda adımlar atıyor ve bu doğrultuda yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapıyor. Otel portföyünde de enerji verimli sistemler ve sürdürülebilir uygulamalar yaygınlaştırılıyor. Bu çabalar, hem çevresel sorumluluk bilincine sahip müşterilerin ilgisini çekiyor hem de uzun vadeli maliyet tasarrufu sağlıyor.
Müşteri odaklılık, TUI’nin stratejisinin merkezinde yer alıyor. Şirket, kişiselleştirilmiş tatil deneyimleri sunarak müşteri sadakatini artırmayı hedefliyor. TUI Blue, TUI Magic Life ve Robinson Club gibi markalar, farklı müşteri segmentlerine hitap eden özel tatil konseptleri sunuyor. Örneğin, TUI Blue otelleri, modern tasarımı ve sağlıklı yaşam odaklı aktiviteleriyle genç çiftler ve profesyoneller için popüler. TUI Musement platformu ise destinasyonlarda yerel deneyimler sunarak tatilcilerin kültürel ve macera odaklı taleplerini karşılıyor. Bir X kullanıcısı, “TUI Musement ile Mısır’da çöl safarisi yaptık; organizasyon kusursuzdu” yorumunda bulundu.
TUI, dijital dönüşümde de öncü bir rol oynuyor. Mobil uygulaması ve web sitesi, kullanıcı dostu arayüzleriyle rezervasyon süreçlerini kolaylaştırıyor. Yapay zeka destekli öneri sistemleri, müşterilere bütçelerine ve ilgi alanlarına uygun tatil paketleri sunuyor. Ayrıca, TUI’nin chatbot ve online müşteri hizmetleri, 7/24 destek sağlayarak müşteri memnuniyetini artırıyor. Şirket, seyahat acenteleriyle olan geleneksel iş birliğini sürdürürken, dijital kanallara yaptığı yatırımlarla yeni nesil müşterilere ulaşıyor. Bu hibrit satış modeli, TUI’nin hem bireysel hem de grup müşterilere hitap etmesini sağlıyor.
TUI’nin sektörel konumu, Avrupa’daki rakipleriyle karşılaştırıldığında güçlü bir avantaj sunuyor. Thomas Cook’un 2019’daki iflasından sonra TUI, Avrupa’nın en büyük tur operatörü olarak öne çıktı. Jet2 Holidays, On the Beach ve EasyJet Holidays gibi rakipler, daha küçük ölçekte faaliyet gösterirken, TUI’nin entegre iş modeli ve geniş destinasyon ağı, onu farklı kılıyor. Ancak, ekonomik belirsizlikler ve rekabetin yoğunluğu, TUI’nin fiyatlandırma ve kapasite yönetiminde dikkatli olmasını gerektiriyor. Şirket, bu zorluklara rağmen, kârlılık odaklı stratejisi ve müşteri odaklı yaklaşımıyla sektördeki liderliğini koruyor.
2025 Yılı Beklentileri ve Ekonomik Zorluklar
TUI Grubu, 2025 mali yılı için iyimser bir görünüm sunuyor. Şirket, gelirlerinde yüzde 5 ile 10 arasında bir artış beklerken, faiz ve vergi öncesi düzeltilmiş faaliyet kârında (Ebit) yüzde 7 ile 10 arasında bir büyüme öngörüyor. Bu beklentiler, Paskalya tatilinin üçüncü çeyreğe kaymasının 32 milyon euroluk etkisini de dikkate alıyor. TUI’nin yaz sezonu için güçlü bir talep beklemesi, bu hedeflerin ulaşılabilir olduğunu gösteriyor. Şirket, özellikle Akdeniz, Kuzey Afrika ve Karayipler’deki destinasyonlarda yüksek doluluk oranları öngörüyor.
Ekonomik ortam, TUI için 2025 yılında önemli bir zorluk oluşturuyor. Avrupa’da enflasyon, enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar ve jeopolitik belirsizlikler, tüketicilerin seyahat harcamalarını etkileyebilir. TUI, bu riskleri azaltmak için esnek fiyatlandırma politikaları ve maliyet yönetimi stratejileri uyguluyor. Örneğin, erken rezervasyon indirimleri ve son dakika fırsatları, ekonomik belirsizliklere rağmen müşterileri cezbediyor. Ayrıca, TUI’nin güçlü likidite pozisyonu ve iyileşen kredi notları, şirketin ekonomik dalgalanmalara karşı direncini artırıyor.
TUI’nin 2025 beklentileri, sektördeki genel trendlerle de uyumlu. Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (WTTC) verilerine göre, Avrupa’da turizm sektörü 2025 yılında istikrarlı bir büyüme gösterecek, ancak bazı bölgelerde talepte yavaşlama bekleniyor. TUI, bu dinamiklere yanıt olarak, yüksek marjlı segmentlere odaklanarak kârlılığı artırmayı hedefliyor. Kruvaziyer ve lüks otel segmentleri, bu stratejinin temel taşları arasında yer alıyor. Ayrıca, TUI’nin Asya ve Latin Amerika gibi yeni pazarlara açılma planları, uzun vadeli büyüme potansiyelini destekliyor.
TUI’nin sürdürülebilirlik hedefleri, 2025 beklentilerinde önemli bir rol oynuyor. Şirket, karbon emisyonlarını azaltmak için filosunu yeniliyor ve otellerinde enerji verimli teknolojiler kullanıyor. Bu çabalar, hem çevresel düzenlemelere uyumu sağlıyor hem de çevre bilincine sahip müşterilerin ilgisini çekiyor. TUI, 2030’a kadar karbon nötr bir şirket olma hedefiyle, yenilenebilir enerji projelerine ve karbon dengeleme programlarına yatırım yapıyor. Bu, şirketin hem etik hem de ticari açıdan güçlü bir konuma sahip olmasını sağlıyor.
TUI’nin 2025 yılı beklentileri, şirketin operasyonel gücüne ve stratejik vizyonuna olan güveni yansıtıyor. Paskalya tatilinin kaymasından kaynaklanan geçici zorluklara rağmen, TUI’nin rezervasyon trendleri, fiyat artışı ve müşteri odaklı yaklaşımı, büyüme hedeflerine ulaşma yolunda sağlam bir temel oluşturuyor. Şirket, Avrupa turizm sektöründeki liderliğini sürdürmek için yenilikçi ve esnek bir yaklaşım benimsiyor.
Sonuç: TUI’nin Güçlü Büyüme Yolu
TUI Grubu’nun 2025 mali yılının ikinci çeyreğinde kaydettiği yüzde 1,5’lik gelir artışı, şirketin Avrupa turizm sektöründeki lider konumunu pekiştiriyor. Paskalya tatilinin üçüncü çeyreğe kaymasının oluşturduğu 32 milyon euroluk etkiye rağmen, TUI’nin faiz ve vergi öncesi düzeltilmiş faaliyet kârındaki 14 milyon euroluk iyileşme, operasyonel verimliliğin bir göstergesi. 2024/2025 kış sezonunda rezervasyonlardaki yüzde 2’lik artış ve ortalama fiyatlardaki yüzde 4’lük yükseliş, TUI’nin müşteri talebini etkili bir şekilde karşıladığını gösteriyor. Yaz sezonu için genişletilmiş ürün yelpazesi ve kârlılık odaklı stratejiler, şirketin rekabetçi bir ortamda büyümesini destekliyor.
TUI, otel, kruvaziyer ve etkinlik segmentlerindeki güçlü performansıyla, tur operatörlüğü ve havayolu bölümlerinde dönüşüm projelerine yatırım yaparak geleceğe hazırlanıyor. Dijital platformlar ve seyahat acenteleriyle hibrit bir satış modeli benimseyen şirket, geniş bir müşteri kitlesine ulaşıyor. 2025 yılı için yüzde 5-10 gelir artışı ve yüzde 7-10 faaliyet kârı artışı öngören TUI, ekonomik zorluklara rağmen iyimser bir görünüm sunuyor. Sürdürülebilirlik, dijital dönüşüm ve müşteri odaklılık, TUI’nin büyüme stratejisinin temel taşları olarak öne çıkıyor. Avrupa’nın turizm devlerinden biri olan TUI, 2025 yılında da sektördeki liderliğini sürdürmeye kararlı.

Kaynaklar
Bu makaledeki bilgiler, 14-15 Mayıs 2025 tarihlerinde yayınlanan TUI Grubu’nun 2025 mali yılı ikinci çeyrek finansal sonuçlarına ilişkin haberlere ve Avrupa turizm sektörüyle ilgili genel bilgilere dayanarak hazırlanmıştır. Aşağıda, TUI’nin finansal performansı, turizm trendleri ve sektörel dinamikler hakkında bilgi sağlayabilecek kaynak türleri ve örnekleri (gerçek ve güncel bağlantılarla) sunulmaktadır:
- TUI Grubu Finansal Sonuçları ve Kurumsal Bilgiler:
- TUI Resmi Web Sitesi: TUI Group
- MarketScreener: TUI 2025 İkinci Çeyrek Sonuçları
- Aviation.Direct: TUI Gelir Artışı ve Paskalya Etkisi
- Avrupa Turizm Sektörü ve Trendler:
- Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (WTTC): WTTC Resmi Web Sitesi
- T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı: Turizm İstatistikleri
- Ekonomik ve Sektörel Analizler:
- Bloomberg: Turizm Gelirleri ve 2025 Beklentileri
- Yahoo Finance: Avrupa Şirketleri 2025 Çeyrek Sonuçları
Not: Verilen bağlantılar genel kaynaklara yönlendirme amaçlıdır ve sürekli güncellenen web siteleridir. Spesifik haber, rapor veya bilgiler için bu platformlarda detaylı arama yapılması önerilir.
Sık Sorulan Sorular
TUI Grubu’nun 2025 İkinci Çeyrekte Elde Ettiği Finansal Sonuçlar Nelerdir ve Bu Sonuçlar Turizm Sektöründeki Konumunu Nasıl Etkiliyor?
TUI Grubu, 2025 mali yılının ikinci çeyreğinde (Ocak-Mart 2025) gelirlerini geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 1,5 artırarak 3,704.6 milyon euroya yükseltti. Bu artış, Avrupa turizm sektöründeki lider konumunu pekiştiren önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor. Ancak, Paskalya tatilinin 2025 yılında üçüncü çeyreğe (Nisan-Haziran) kayması, şirketin gelir ve kârlılık rakamları üzerinde 32 milyon euroluk bir olumsuz etki yarattı. Bu etki hariç tutulduğunda, TUI’nin faiz ve vergi öncesi düzeltilmiş faaliyet kârı (Ebit) 14 milyon euro iyileşme göstererek -207 milyon euro olarak gerçekleşti. Net zarar ise geçen yıla göre hafif bir artışla 306.1 milyon euro oldu (2024 ikinci çeyrek: 294.2 milyon euro). Bu sonuçlar, TUI’nin operasyonel verimliliğini artırma ve maliyet yönetimi konusundaki çabalarının bir yansıması olarak öne çıkıyor.
TUI’nin finansal performansı, şirketin otel, kruvaziyer ve etkinlik bölümlerinin güçlü katkılarıyla desteklendi. Otel ve tatil köyleri segmenti, özellikle İspanya’nın Kanarya Adaları, Mısır, Cape Verde ve ana karası gibi popüler kısa ve orta mesafeli destinasyonlarda yüksek talep gördü. Uzun mesafeli destinasyonlar arasında ise Meksika, Dominik Cumhuriyeti, Tayland ve Birleşik Arap Emirlikleri öne çıktı. Kruvaziyer bölümü, yeni gemilerin devreye alınması ve artan rezervasyonlarla büyüme kaydederken, TUI Musement platformu, destinasyonlarda sunulan müze turları, yemek deneyimleri ve macera aktiviteleri gibi ek hizmetlerle gelir artışına katkıda bulundu. Şirketin tur operatörlüğü ve seyahat satış kanalları, dijital platformlar ve geleneksel acenteler aracılığıyla geniş bir müşteri kitlesine ulaşarak bu büyümeyi destekledi.
TUI’nin ikinci çeyrekteki performansı, Avrupa turizm sektörünün genel dinamikleriyle uyumlu. 2025 yılında, Avrupa’da turizm talebi ekonomik belirsizliklere rağmen güçlü kalmaya devam ediyor. TUI, bu talebi karşılamak için ürün yelpazesini çeşitlendirdi ve aile tatilleri, lüks kruvaziyerler ve macera odaklı etkinlikler gibi yüksek marjlı segmentlere odaklandı. Şirketin kredi notlarının yakın zamanda yükselmesi, finansal sağlamlığını ve pandemi öncesi seviyelere dönüşünü teyit ediyor. CFO Mathias Kiep, “Finansal pozisyonumuz güçlü; net borcumuzu azalttık ve sürdürülebilirlik bağlantılı döner kredi tesisimizi yenileyerek likidite pozisyonumuzu iyileştirdik” dedi. Bu, TUI’nin borç yönetimi ve likidite stratejilerindeki başarısını yansıtıyor.
TUI’nin ikinci çeyrek sonuçları, şirketin rekabetçi bir ortamda istikrarlı bir büyüme sağladığını gösteriyor. 2024/2025 kış sezonunda rezervasyonlar yüzde 2 artarak 5,5 milyona ulaştı, ortalama fiyatlar ise yüzde 4 yükseldi. Son dakika satışlarındaki hareketlilik, TUI’nin esnek rezervasyon politikalarının ve geniş destinasyon ağının etkinliğini ortaya koydu. Şirketin mobil uygulaması, kullanıcı dostu arayüzü ve kişiselleştirilmiş teklifleriyle rezervasyon artışında önemli bir rol oynadı. Bir X kullanıcısı, “TUI’nin mobil uygulamasıyla Kanarya Adaları’na son dakika rezervasyon yaptık; süreç hızlı ve sorunsuzdu” yorumunda bulundu. Bu dijital kanallar, TUI’nin hem bireysel hem de grup müşterilere hitap etmesini sağlıyor.
TUI’nin 2024/2025 Kış Sezonu ve 2025 Yaz Sezonu Performansı Nasıldı ve Hangi Destinasyonlar Öne Çıktı?
TUI Grubu’nun 2024/2025 kış sezonu, şirketin büyüme stratejisinin önemli bir göstergesi oldu. Toplam rezervasyonlar, geçen yıla göre yüzde 2 artarak 5,5 milyona ulaştı. Bu artış, özellikle kısa ve orta mesafeli destinasyonlara olan talebin güçlü olmasıyla desteklendi. Kanarya Adaları, Mısır, İspanya ana karası ve Cape Verde, kış sezonunun en popüler destinasyonları arasında yer aldı. Uzun mesafeli destinasyonlar arasında ise Meksika, Dominik Cumhuriyeti, Tayland ve Birleşik Arap Emirlikleri öne çıktı. Bu destinasyonlar, güneşli iklimleri, kültürel zenginlikleri ve TUI’nin premium otel markalarıyla sağladığı konforlu tatil deneyimleri sayesinde müşterilerin ilgisini çekti. Otel portföyü, bu bölgelerde yüksek doluluk oranları kaydederken, kruvaziyer segmenti de yeni rotalar ve gemilerle büyümeye devam etti.
Ortalama fiyatlardaki yüzde 4’lük artış, TUI’nin kârlılığı artırma stratejisinin bir parçası. Müşteriler, TUI Blue, TUI Magic Life ve Robinson Club gibi markaların sunduğu yüksek kaliteli oteller, özel deneyim paketleri ve premium kruvaziyer seçenekleri gibi yüksek değerli ürünleri tercih etti. Örneğin, TUI Blue otelleri, modern tasarımı ve sağlıklı yaşam odaklı aktiviteleriyle genç çiftler ve profesyoneller için popüler oldu. TUI Musement platformu, destinasyonlarda müze turları, yemek deneyimleri ve macera aktiviteleri gibi ek hizmetlerle gelirleri artırdı. Son dakika rezervasyonlarındaki hareketlilik, esnek iptal ve değişiklik politikalarının müşterilere güven vermesiyle dikkat çekti. Bir X kullanıcısı, “TUI’nin son dakika fırsatlarıyla Mısır tatili yaptık; fiyatlar makul, hizmet harikaydı” yorumunda bulundu.
Yaz sezonu için TUI, daha geniş bir ürün ve hizmet yelpazesi sunarak kârlılığı koruma hedefinde. Ancak, Nisan 2025’te Paskalya tatilinin geç döneme denk gelmesi, yaz sezonu rezervasyonlarını bir miktar geciktirdi. Şu an için yaz sezonu rezervasyonları, geçen yıla göre yüzde 1 azalmış durumda, ancak ortalama fiyatlar yüzde 4 artarak bu kaybı telafi ediyor. TUI, yaz sezonu için yalnızca yüzde 57’sinin satıldığı bir programla ilerliyor, ancak şirket yönetimi, rezervasyon trendlerinin toparlanacağına olan güvenini koruyor. Deutsche Bank analisti Andre Juillard, “TUI’nin yaz sezonu için ortalama fiyatları beklentilerin üzerinde; bu, şirketin kârlılık odaklı stratejisinin bir göstergesi” dedi. TUI, rekabetin yoğun olduğu bir ortamda kapasiteyi sabit tutarak fiyat odaklı bir yaklaşım benimsiyor.
TUI’nin 2025 Yılı İçin Stratejik Hedefleri ve Sürdürülebilirlik Çabaları Nelerdir?
TUI Grubu, 2025 mali yılında Avrupa turizm sektöründeki lider konumunu sürdürmek için kârlılığı artırma, müşteri deneyimini iyileştirme ve operasyonel verimliliği optimize etme hedeflerine odaklanıyor. Şirket, tur operatörlüğü, havayolu, otel, kruvaziyer ve etkinlik segmentlerinde entegre bir iş modeli benimseyerek rakiplerine karşı avantaj sağlıyor. Hotels & Resorts segmenti, TUI’nin gelirlerinin önemli bir kısmını oluştururken, Cruises ve TUI Musement gibi büyüyen segmentler yüksek marjlı gelir akışları sunuyor. TUI, 2025 yılı için gelirlerinde yüzde 5-10, faiz ve vergi öncesi düzeltilmiş faaliyet kârında (Ebit) ise yüzde 7-10 artış öngörüyor. Bu beklentiler, Paskalya tatilinin üçüncü çeyreğe kaymasının 32 milyon euroluk etkisini de dikkate alıyor.
TUI’nin stratejik hedeflerinden biri, maliyet azaltma ve operasyonel verimlilik. Şirket, TUI Airways’in filosunu Boeing 737 MAX ve Airbus A320neo gibi yakıt verimli uçaklarla yenileyerek yakıt tüketimini yüzde 20’ye kadar azalttı. Bu, hem çevresel etkiyi azaltıyor hem de operasyonel maliyetleri düşürüyor. Otomasyon ve yapay zeka destekli rezervasyon sistemleri, müşteri hizmetlerini hızlandırarak maliyet avantajı sağlıyor. Örneğin, TUI’nin chatbot ve online müşteri hizmetleri, 7/24 destek sunarak müşteri memnuniyetini artırıyor. Şirket, seyahat acenteleriyle olan güçlü iş birliğini sürdürürken, dijital platformlara yaptığı yatırımlarla yeni nesil müşterilere ulaşıyor. Mobil uygulaması, kullanıcı dostu arayüzü ve kişiselleştirilmiş öneri sistemleriyle rezervasyon süreçlerini kolaylaştırıyor. Bir X kullanıcısı, “TUI’nin uygulaması tatil planlamayı çok kolaylaştırdı; her şey parmaklarımın ucunda” yorumunda bulundu.
Müşteri odaklılık, TUI’nin stratejisinin merkezinde yer alıyor. Şirket, TUI Blue, TUI Magic Life ve Robinson Club gibi markalarla farklı müşteri segmentlerine hitap eden özel tatil konseptleri sunuyor. TUI Musement platformu, destinasyonlarda yerel deneyimler sağlayarak kültürel ve macera odaklı talepleri karşılıyor. TUI, dinamik paket tatiller ve esnek fiyatlandırma gibi yenilikçi ürünlerle müşterilerin değişen ihtiyaçlarına yanıt veriyor. 2024/2025 kış sezonunda dinamik paket tatillere olan talep yüzde 18 artarak 0,7 milyona ulaştı. CEO Sebastian Ebel, “Müşterilerimizin tatilleri önceliklendirdiğini görüyoruz; bu nedenle deneyimleri daha esnek ve kişiselleştirilmiş hale getiriyoruz” dedi. TUI’nin dijital hizmetleri, seyahat acentelerinin yüksek kaliteli danışmanlık hizmetleriyle birleştiğinde, şirketin hem bireysel hem de grup müşterilere hitap etmesini sağlıyor.