Antalya Havalimanı 2,5 Milyar Euro Finansman ile Küresel Turizmde Yeni Bir Dönem Açıyor

Antalya Havalimanı’nın Stratejik Önemi ve Genişleme İhtiyacı Antalya Havalimanı, Türkiye’nin turizm sektörünün en önemli altyapı unsurlarından biri olarak, Akdeniz’in en büyük turizm merkezi ve Türkiye’nin dış hat trafiği açısından ikinci büyük havalimanı konumunda yer alıyor....

Yazar Burcu Tekin

Tarih: 30 Nisan 2025

Antalya Havalimanı’nın Stratejik Önemi ve Genişleme İhtiyacı

Antalya Havalimanı, Türkiye’nin turizm sektörünün en önemli altyapı unsurlarından biri olarak, Akdeniz’in en büyük turizm merkezi ve Türkiye’nin dış hat trafiği açısından ikinci büyük havalimanı konumunda yer alıyor. 2024 yılında 52 ülkede 229 destinasyona hizmet veren ve 105 havayolu şirketine ev sahipliği yapan havalimanı, 31,7 milyon dış hat ve 6,6 milyon iç hat yolcusuyla tarihinin en yüksek trafik rakamlarına ulaştı. Bu yoğunluk, havalimanının mevcut kapasitesinin sınırlarını zorlaması nedeniyle kapsamlı bir genişleme projesini zorunlu kıldı. TAV Havalimanları ve Fraport ortak girişimi, bu ihtiyaca yanıt olarak 2,5 milyar euro tutarında, 13,5 yıl vadeli uzun dönemli finansman anlaşmasını tamamlayarak havalimanının geleceğini şekillendirecek bir yatırımın temelini attı.

Antalya, sadece Türkiye’nin değil, Akdeniz Bölgesi’nin de en popüler turizm destinasyonlarından biri. Belek, Kemer, Side ve Alanya gibi bölgelerdeki lüks oteller, golf sahaları ve doğal güzellikler, her yıl milyonlarca turisti cezbediyor. Ayrıca, Aspendos, Perge ve Kaleiçi gibi tarihi ve kültürel alanlar, kültür turizmi potansiyelini artırıyor. Havalimanının mevcut altyapısı, 2019’da 35 milyon yolcuya hizmet vererek rekor kırmıştı, ancak pandemi sonrası dönemde artan talep ve gelecekteki büyüme beklentileri, kapasiteyi 80 milyon yolcunun üzerine çıkarma hedefini ortaya koydu. Bu hedef, havalimanının yalnızca yolcu trafiğini değil, aynı zamanda Türkiye’nin turizm gelirlerini ve bölgesel kalkınmayı destekleme kapasitesini de artıracak. Finansman anlaşması, bu stratejik vizyonun hayata geçirilmesi için kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.

TAV Havalimanları Finans Başkan Yardımcısı (CFO) Burcu Geriş, finansman anlaşmasının tamamlanmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Antalya Havalimanı projesinin ilk etabını tamamlarken uzun dönemli finansman anlaşmasını da kapatmaktan dolayı mutluluk duyuyoruz. Antalya, Akdeniz’in en büyük turizm merkezi ve Türkiye’nin dış hat trafiği açısından ikinci büyük havalimanı konumunda. Bu stratejik yatırım, bölgenin kalkınması ve uzun vadeli gelişimi açısından büyük öneme sahip. Türkiye’den ve uluslararası finans kuruluşlarının katıldığı bu anlaşma, projeye, Türkiye turizm endüstrisine ve geçmişten bugüne gerçekleştirdiğimiz başarılı çalışmalara duyulan güvenin göstergesidir” dedi. Bu açıklama, projenin yalnızca bir altyapı yatırımı olmadığını, aynı zamanda Türkiye’nin küresel turizmdeki liderlik iddiasını güçlendiren bir girişim olduğunu vurguluyor.

antalya havalimanı

Finansman paketi, Akbank, Alpha Bank, Asya Altyapı Yatırım Bankası (AIIB), Bank of China, Deutsche Bank, German Investment Corporation (DEG), Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Garanti BBVA, Uluslararası Finans Kurumu (IFC), National Bank of Greece, QNB, TEB, Vakıfbank ve Ziraat Bankası’ndan oluşan 15 kurumun oluşturduğu bir konsorsiyum tarafından sağlandı. Bu uluslararası ve yerel bankaların katılımı, projenin finansal sağlamlığını ve Türkiye turizm sektörüne duyulan güveni ortaya koyuyor. Ayrıca, 13,5 yıllık vade, yatırımın uzun vadeli ekonomik getirilere odaklandığını gösteriyor. Antalya Havalimanı’nın genişleme projesi, sadece yolcu kapasitesini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda istihdam, sürdürülebilirlik ve bölgesel kalkınma gibi alanlarda da önemli katkılar sağlayacak.

Genişleme Projesinin İlk Fazı ve Altyapı Geliştirmeleri

TAV Havalimanları ve Fraport ortak girişimi, Antalya Havalimanı’ndaki genişleme çalışmalarının ilk aşamasını üç yıldan kısa bir sürede tamamladı. Bu hızlı ilerleme, projenin etkin yönetimini ve ortakların teknik uzmanlığını yansıtıyor. İlk faz kapsamında, havalimanının altyapısı köklü bir dönüşümden geçti. T2 dış hatlar terminali 225 bin metrekareye, iç hatlar terminali ise 75 bin metrekareye çıkarılarak toplam terminal alanı yaklaşık iki katına ulaştı. Bu genişleme, yolcu konforunu artırmak ve operasyonel verimliliği yükseltmek için tasarlandı. Özellikle dış hatlar terminalindeki büyüme, Antalya’nın uluslararası turist trafiğini karşılamada daha güçlü bir merkez haline gelmesini sağlıyor.

Ticari alanlar da projenin önemli bir odak noktası oldu. Toplam ticari alanlar yaklaşık üç katına çıkarıldı ve T2 terminalindeki lounge, yiyecek-içecek ve duty-free alanları tamamen yeniden tasarlandı. Bu yenilikler, yolcu deneyimini zenginleştirirken havalimanının gelir kaynaklarını çeşitlendirmeyi amaçlıyor. Örneğin, modernize edilmiş duty-free mağazaları ve yeni gastronomi alanları, turistlerin alışveriş ve yeme-içme harcamalarını artırarak havalimanının ekonomik katkısını güçlendiriyor. Ayrıca, apronda 1,4 milyon metrekarelik ek alan oluşturularak uçak park kapasitesi 202’ye yükseltildi. Bu, daha fazla uçuşun aynı anda karşılanmasını sağlayarak havalimanının operasyonel kapasitesini önemli ölçüde artırıyor.

İlk faz yatırımları, yalnızca terminal ve apronla sınırlı kalmadı. Çok katlı otopark, yeni taksi yolları, bağlantı yolları, uçak bakım hangarları ve genel havacılık terminali gibi ek tesisler de tamamlandı. Bu altyapı geliştirmeleri, havalimanının hem yolcu hem de havayolu şirketleri için daha işlevsel ve çekici bir merkez olmasını sağlıyor. Örneğin, uçak bakım hangarları, havayolu şirketlerinin bakım ve onarım işlemlerini yerinde gerçekleştirmesine olanak tanıyarak operasyonel maliyetleri düşürüyor. Genel havacılık terminali ise özel jetlerle seyahat eden yüksek gelir grubuna hitap ederek havalimanının lüks turizm segmentindeki payını artırıyor.

Projenin ilk fazı, TAV Havalimanları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sani Şener’in inşaat şirketi Sera İnşaat tarafından gerçekleştirildi. Sera İnşaat, daha önce Kayseri, Erzincan, Tokat, Adıyaman, İzmir Adnan Menderes ve Ankara Esenboğa gibi havalimanlarında başarılı projelere imza atmıştı. Antalya Havalimanı’ndaki inşaat çalışmaları, 2022’de başlamış ve planlanan takvime uygun şekilde ilerlemiştir. Bu hızlı ve kaliteli uygulama, TAV-Fraport ortaklığının proje yönetimindeki uzmanlığını ve Türkiye’nin altyapı yatırımlarındaki gücünü ortaya koyuyor. İlk fazın tamamlanması, havalimanının 2024’te 38 milyon yolcuya hizmet vermesini sağlayarak rekor bir performans sergilemesine katkıda bulundu.

Finansman Anlaşmasının Detayları ve Ekonomik Etkileri

Antalya Havalimanı’nın genişleme ve işletme projesi için sağlanan 2,5 milyar euro tutarındaki finansman paketi, 13,5 yıllık bir vade ile yapılandırıldı. Bu uzun vadeli finansman, projenin sürdürülebilir ekonomik getirilere odaklandığını gösteriyor. Finansman paketi, Akbank, Garanti BBVA, Vakıfbank, Ziraat Bankası ve TEB gibi Türkiye’nin önde gelen bankalarının yanı sıra, Deutsche Bank, Bank of China, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ve Asya Altyapı Yatırım Bankası (AIIB) gibi uluslararası finans kuruluşlarından oluşan bir konsorsiyum tarafından sağlandı. Bu geniş katılımlı konsorsiyum, projenin küresel finans çevrelerinde yüksek bir güvenilirliğe sahip olduğunu kanıtlıyor.

Finansman anlaşması, daha önce kullanılan kısa vadeli köprü kredisinin yerine geçti. TAV Havalimanları’nın Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığı açıklamaya göre, köprü kredisi, faiz oranlarının yüksek olduğu bir dönemde alınmış ve daha uygun şartlar oluştuğunda uzun vadeli bir proje finansmanı kredisiyle yeniden finanse edilmişti. Bu stratejik finansman hamlesi, projenin maliyetlerini optimize ederken TAV-Fraport ortaklığının finansal disiplinini de ortaya koyuyor. Toplam imtiyaz süresi boyunca, Aralık 2026’da başlayacak 25 yıllık dönem için 7,25 milyar euro + KDV kira bedeli ödenecek. Bu bedelin dörtte biri, Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne (DHMİ) peşin olarak ödendi.

Finansman anlaşmasının ekonomik etkileri, yalnızca havalimanı işletmesiyle sınırlı değil. Antalya Havalimanı, Türkiye’nin turizm gelirlerinin yaklaşık %40’ını sağlayan bir bölgeye hizmet veriyor. Genişleme projesi, havalimanının yolcu kapasitesini 80 milyonun üzerine çıkararak Türkiye’nin turizm hedeflerini destekleyecek. Örneğin, 2025’te Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi’nin (WTTC) öngördüğü 5,2 trilyon TL’lik turizm sektörü katkısının önemli bir kısmı, Antalya Havalimanı’nın artan kapasitesinden kaynaklanacak. Ayrıca, proje kapsamında yaratılan istihdam fırsatları, bölgesel kalkınmayı güçlendiriyor. Havalimanındaki yeni tesisler, oteller, restoranlar ve tur operatörleri gibi yan sektörleri destekleyerek yerel ekonomiye katkı sağlıyor.

TAV Havalimanları CFO’su Burcu Geriş, finansman anlaşmasının Türkiye turizm endüstrisine duyulan güvenin bir göstergesi olduğunu vurguladı. Bu güven, Türkiye’nin altyapı yatırımlarındaki başarısını ve turizm sektörünün küresel rekabet gücünü yansıtıyor. Projenin ekonomik etkileri, uzun vadede cari açığın kapatılmasına da katkıda bulunacak. Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD), turizmin 2023’te cari açığa 41,6 milyar dolarlık net katkı sağladığını belirtirken, Antalya Havalimanı’nın genişlemesiyle bu katkının 2025 ve sonrasında daha da artması bekleniyor.

Sürdürülebilirlik ve İnovasyon Odaklı Yaklaşım

Antalya Havalimanı genişleme projesi, yalnızca kapasite artışı değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı bir vizyonu da hedefliyor. TAV Havalimanları, net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda sürdürülebilirlik odaklı yatırımlarını sürdürmeyi planlıyor. Örneğin, havalimanındaki yeni tesisler, enerji verimliliği ve çevre dostu teknolojilere öncelik verilerek tasarlandı. Çok katlı otopark ve yeni terminaller, modern enerji yönetim sistemleriyle donatıldı. Ayrıca, apron ve taksi yollarının genişletilmesi, uçakların daha verimli hareket etmesini sağlayarak yakıt tüketimini ve karbon emisyonlarını azaltıyor.

Sürdürülebilirlik, Antalya’nın küresel turizmdeki lider konumunu güçlendirmek için de kritik bir unsur. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, kentin çevre dostu uygulamalar ve yenilenebilir enerji projeleriyle sürdürülebilir turizmde öncü olmayı hedeflediğini belirtmişti. Havalimanı genişleme projesi, bu vizyonla uyumlu olarak, Antalya’nın karbon ayak izini azaltmayı amaçlayan altyapı geliştirmelerini içeriyor. Örneğin, yeni terminallerde kullanılan aydınlatma ve iklimlendirme sistemleri, enerji tüketimini minimize edecek şekilde tasarlandı. Bu uygulamalar, havalimanının çevresel etkisini azaltırken işletme maliyetlerini de düşürüyor.

İnovasyon açısından, havalimanı dijitalleşme ve yolcu deneyimini iyileştirme odaklı yatırımlara da ev sahipliği yapıyor. Yeniden tasarlanan lounge ve duty-free alanları, dijital ödeme sistemleri ve kişiselleştirilmiş hizmetlerle donatıldı. Ayrıca, havalimanının operasyonel verimliliğini artırmak için yapay zeka ve veri analitiği kullanımı üzerinde çalışmalar yapılıyor. Bu teknolojiler, yolcu akışını optimize ederek bekleme sürelerini azaltıyor ve havayolu şirketlerinin operasyonlarını daha etkin bir şekilde yönetmesine olanak tanıyor. TAV-Fraport ortaklığı, bu inovasyonlarla Antalya Havalimanı’nı küresel standartlarda bir merkez haline getirmeyi amaçlıyor.

Küresel Rekabette Antalya Havalimanı’nın Konumu

Antalya Havalimanı, Türkiye’nin küresel turizm pazarındaki liderliğini destekleyen en önemli altyapı yatırımlarından biri. 2024’te 52 ülkede 229 destinasyona hizmet veren havalimanı, Rusya, Almanya ve İngiltere gibi ana pazarların yanı sıra Asya ve Orta Doğu’dan gelen turist sayısında da artış kaydediyor. Genişleme projesi, havalimanının bu pazarlardaki payını daha da artıracak. Örneğin, Hindistan, Çin ve Suudi Arabistan’dan gelen ziyaretçiler, sağlık turizmi ve lüks konaklama seçeneklerine ilgi gösteriyor. Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği, sağlık turizminin 2025’te 10 milyar dolar gelir sağlayacağını öngörüyor.

Küresel rekabette, Antalya Havalimanı, Akdeniz çanağındaki diğer havalimanlarıyla yarışıyor. Yunanistan, İspanya ve Mısır gibi ülkeler, turizm altyapılarını güçlendirmek için yatırımlar yapıyor. Ancak Antalya Havalimanı, modern altyapısı, uygun maliyetli hizmetleri ve Türkiye’nin çeşitlendirilmiş turizm ürünleriyle öne çıkıyor. Havalimanının 80 milyon yolcu kapasitesine ulaşması, bölgedeki diğer havalimanlarına karşı rekabet avantajı sağlayacak. Ayrıca, İstanbul Havalimanı ile birlikte Türkiye’nin küresel havacılık ağındaki konumu güçleniyor. İstanbul Havalimanı, 2023’te 76 milyon yolcuyla Avrupa’nın en yoğun havalimanlarından biri olurken, Antalya Havalimanı da dış hat trafiğinde ikinci sırayı aldı.

TAV-Fraport ortaklığı, 2018’den beri havalimanını işletiyor ve Aralık 2021’de yapılan ihaleyle işletme süresini 2051’e kadar uzattı. Bu uzun vadeli taahhüt, ortaklığın Antalya’nın turizm potansiyeline olan inancını gösteriyor. İhale kapsamında, 25 yıllık dönem için 7,25 milyar euro + KDV kira bedeli ödenecek ve bu bedelin dörtte biri DHMİ’ye peşin ödendi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, projenin kamu-özel iş birliği modeliyle devletin kasasından tek kuruş çıkmadan gerçekleştirildiğini ve 8,55 milyar euro kira geliri sağlanacağını belirtmişti. Bu model, Türkiye’nin altyapı yatırımlarında özel sektörün dinamizmini etkin bir şekilde kullandığını gösteriyor.

Gelecek Projeksiyonları ve Türkiye Turizmine Katkılar

Antalya Havalimanı’nın genişleme projesi, Türkiye’nin 2025 ve ötesindeki turizm hedeflerine ulaşmasında kilit bir rol oynayacak. WTTC’nin öngörülerine göre, Türkiye turizm sektörü 2025’te ekonomiye 5,2 trilyon TL katkı sağlayacak ve bu katkının önemli bir kısmı Antalya’dan gelecek. Havalimanının 80 milyon yolcu kapasitesine ulaşması, Türkiye’nin 2025’te 55 milyon yabancı turist hedefine ulaşmasını destekleyecek. Ayrıca, havalimanının sağlık, kongre ve kültür turizmi gibi yeni segmentlere hizmet verme kapasitesi, turizmin 12 aya yayılmasını sağlayacak.

Projenin ikinci ve üçüncü fazları, sırasıyla 2028-2029 ve 2038-2039 yıllarında tamamlanacak. Bu fazlar, havalimanının altyapısını daha da güçlendirerek uzun vadeli büyüme hedeflerini destekleyecek. Örneğin, yeni apronlar ve ek terminal alanları, havalimanının gelecekteki talep artışlarına yanıt vermesini sağlayacak. TAV Havalimanları CEO’su Sani Şener, Antalya’nın 650 bin yatak kapasitesiyle Akdeniz’in en büyük turizm merkezi olduğunu ve havalimanının bu potansiyeli daha ileri taşıyacak altyapıya kavuşacağını belirtmişti.

Antalya Havalimanı’nın genişleme projesi, istihdam yaratma potansiyeliyle de dikkat çekiyor. İlk fazın tamamlanmasıyla, havalimanında ve yan sektörlerde binlerce yeni iş imkanı yaratıldı. WTTC, 2025’te turizm sektörünün 3,3 milyon kişiye istihdam sağlayacağını öngörüyor ve Antalya Havalimanı, bu rakamın önemli bir kısmını oluşturacak. Ayrıca, havalimanının artan kapasitesi, oteller, restoranlar ve tur operatörleri gibi yerel işletmeleri destekleyerek bölgesel kalkınmayı hızlandıracak.

antalya havalimanı

Sonuç

Antalya Havalimanı’na sağlanan 2,5 milyar euro finansman paketi, Türkiye’nin turizm ve havacılık sektöründeki liderlik iddiasını güçlendiren bir dönüm noktasıdır. TAV Havalimanları ve Fraport ortaklığı, genişleme projesinin ilk fazını üç yıldan kısa sürede tamamlayarak havalimanının kapasitesini 80 milyon yolcunun üzerine çıkarmaya hazırlanıyor. Yeni terminaller, genişletilmiş ticari alanlar, artırılmış uçak park kapasitesi ve sürdürülebilir altyapı yatırımları, Antalya’yı Akdeniz’in en büyük turizm merkezi olarak konumlandırıyor. Finansman Ascoteles’in yaptığı açıklamada, “Türkiye’den ve uluslararası finans kuruluşlarının katıldığı bu anlaşma, projeye duyulan güvenin bir göstergesidir” dedi.

Finansman anlaşması, Türkiye turizm endüstrisine ve TAV-Fraport ortaklığının geçmiş başarılarına duyulan güveni yansıtıyor. Proje, kamu-özel iş birliği modeliyle devletin kasasından tek kuruş çıkmadan gerçekleştiriliyor ve 25 yıllık dönemde 8,55 milyar euro kira geliri sağlayacak. Antalya Havalimanı’nın genişleme projesi, Türkiye’nin 2025’te 5,2 trilyon TL’lik turizm geliri hedefine ulaşmasında kilit bir rol oynayacak. Sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı yaklaşımıyla, havalimanı küresel turizmde yeni bir standart belirliyor.

Kaynaklar

  • Antalya Havalimanı’na 2,5 Milyar Euro Finansman Sağlandı
  • Antalya Havalimanı’na Dev Finansman Paketi
  • Antalya Havalimanı’na 2,5 Milyar Euro Finansman
  • Antalya Havalimanı için 2,5 Milyar Avro Finansman
  • Antalya Havalimanı’na 2,5 Milyar Avroluk Finansman Sağlandı
  • Bakan Karaismailoğlu’ndan Antalya Havalimanı Açıklaması
  • Burcu Geriş: Antalya Havalimanı’na 2,5 Milyar Euro Finansman
  • Antalya Havalimanı’na 2,5 Milyar Avroluk Finansman Paketi
  • Antalya Havalimanı’nda Faz 1 2025’te Tamamlanacak
  • Antalya Havalimanı Yeniden Doğacak

Sık Sorulan Sorular

Antalya Havalimanı için sağlanan 2,5 milyar euro finansman paketi hangi amaçlarla kullanılıyor?

Antalya Havalimanı’nın genişleme ve işletme projesi için sağlanan 2,5 milyar euro tutarındaki finansman paketi, havalimanının yolcu kapasitesini 80 milyonun üzerine çıkarmayı ve Türkiye’nin turizm sektöründeki liderliğini güçlendirmeyi amaçlıyor. TAV Havalimanları ve Fraport ortak girişimi tarafından yönetilen proje, 13,5 yıl vadeli bu finansmanla, havalimanının altyapısını modernize ediyor ve küresel standartlarda bir turizm merkezi haline getiriyor. Finansman, özellikle ilk faz yatırımlarını desteklemek için kullanıldı. Bu kapsamda, T2 dış hatlar terminali 225 bin metrekareye, iç hatlar terminali 75 bin metrekareye genişletilerek toplam terminal alanı iki katına çıkarıldı. Ticari alanlar üç katına yükseltildi ve lounge, yiyecek-içecek ile duty-free alanları yeniden tasarlandı.
Ayrıca, finansman, 1,4 milyon metrekarelik apron genişletmesi, 202 uçak park pozisyonu, çok katlı otopark, yeni taksi yolları, uçak bakım hangarları ve genel havacılık terminali gibi altyapı geliştirmelerini finanse etti. Bu yatırımlar, havalimanının operasyonel verimliliğini artırırken yolcu deneyimini iyileştirmeyi ve Antalya’yı Akdeniz’in en büyük turizm merkezi olarak konumlandırmayı hedefliyor. Finansman paketi, daha önce kullanılan kısa vadeli köprü kredisinin yerine geçti ve daha uygun şartlarla yeniden yapılandırıldı. TAV Havalimanları CFO’su Burcu Geriş, bu anlaşmanın Türkiye turizm endüstrisine ve projeye duyulan güveni yansıttığını belirtti. Uzun vadede, finansman, havalimanının 25 yıllık imtiyaz süresi boyunca ekonomik katkısını sürdürmesini sağlayacak ve Türkiye’nin 2025’te 5,2 trilyon TL’lik turizm geliri hedefine destek olacak.

Antalya Havalimanı genişleme projesinin ilk fazında hangi yenilikler tamamlandı?

TAV Havalimanları ve Fraport ortak girişimi, Antalya Havalimanı genişleme projesinin ilk fazını üç yıldan kısa bir sürede tamamlayarak havalimanının altyapısında köklü bir dönüşüm gerçekleştirdi. İlk faz, havalimanının yolcu kapasitesini ve operasyonel verimliliğini artırmak için tasarlandı. Bu kapsamda, T2 dış hatlar terminali 225 bin metrekareye, iç hatlar terminali ise 75 bin metrekareye genişletilerek toplam terminal alanı yaklaşık iki katına çıkarıldı. Bu genişleme, özellikle dış hat trafiğinin yoğun olduğu Antalya’da, uluslararası turistlerin konforunu ve havalimanının hizmet kapasitesini artırdı.
Ticari alanlar da önemli bir odak noktası oldu. Toplam ticari alanlar yaklaşık üç katına çıkarıldı ve T2 terminalindeki lounge, yiyecek-içecek ve duty-free alanları tamamen yeniden tasarlandı. Modernize edilmiş mağazalar ve gastronomi alanları, yolcu harcamalarını artırarak havalimanının gelir kaynaklarını çeşitlendirdi. Apronda 1,4 milyon metrekarelik ek alan oluşturularak uçak park kapasitesi 202’ye yükseltildi. Bu, daha fazla uçuşun aynı anda karşılanmasını sağlayarak havalimanının operasyonel kapasitesini güçlendirdi. Ayrıca, çok katlı otopark, yeni taksi yolları, bağlantı yolları, uçak bakım hangarları ve genel havacılık terminali gibi ek tesisler tamamlandı.
Bu yenilikler, havalimanının hem yolcu hem de havayolu şirketleri için daha işlevsel bir merkez olmasını sağladı. Örneğin, bakım hangarları, havayolu şirketlerinin onarım işlemlerini yerinde yapmasına olanak tanıyarak maliyetleri düşürdü. Genel havacılık terminali, özel jetlerle seyahat eden yüksek gelir grubuna hitap ederek lüks turizm segmentini güçlendirdi. İnşaat, TAV Havalimanları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sani Şener’in şirketi Sera İnşaat tarafından gerçekleştirildi ve 2022’de başlayan çalışmalar planlanan takvime uygun şekilde tamamlandı. İlk faz, 2024’te havalimanının 38 milyon yolcuya hizmet vermesini sağlayarak rekor bir performans sergilemesine katkıda bulundu.

Antalya Havalimanı genişleme projesi Türkiye turizmine nasıl katkıda bulunacak?

Antalya Havalimanı’nın 2,5 milyar euro finansmanla desteklenen genişleme projesi, Türkiye turizm sektörünün 2025’te ekonomiye 5,2 trilyon TL katkı sağlama hedefine ulaşmasında kilit bir rol oynayacak. Antalya, Akdeniz’in en büyük turizm merkezi ve Türkiye’nin dış hat trafiği açısından ikinci büyük havalimanı olarak, turizm gelirlerinin yaklaşık %40’ını sağlıyor. Genişleme projesi, havalimanının yolcu kapasitesini 80 milyonun üzerine çıkararak Türkiye’nin 2025’te 55 milyon yabancı turist hedefine ulaşmasını destekleyecek. Bu, özellikle Rusya, Almanya, İngiltere, Hindistan ve Suudi Arabistan gibi pazarlardan gelen turist sayısını artıracak.
Proje, Antalya’nın turizm altyapısını modernize ederek yolcu deneyimini iyileştiriyor. Yeni terminaller, genişletilmiş ticari alanlar ve artırılmış uçak park kapasitesi, havalimanının daha fazla uçuş ve yolcu karşılamasını sağlıyor. Örneğin, modernize edilmiş duty-free mağazaları ve gastronomi alanları, turist harcamalarını artırarak yerel ekonomiye katkı sağlıyor. Genel havacılık terminali, lüks turizm segmentini hedeflerken, sağlık turizmi gibi yeni alanlara hizmet verme kapasitesi, turizmin 12 aya yayılmasını destekliyor. Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği, sağlık turizminin 2025’te 10 milyar dolar gelir sağlayacağını öngörüyor ve Antalya Havalimanı bu hedefin merkezi olacak.
İstihdam yaratma potansiyeli de projenin önemli bir katkısı. İlk fazın tamamlanmasıyla, havalimanında ve yan sektörlerde binlerce yeni iş imkanı yaratıldı. WTTC, 2025’te turizm sektörünün 3,3 milyon kişiye istihdam sağlayacağını öngörüyor ve Antalya Havalimanı bu rakamın önemli bir kısmını oluşturacak. Oteller, restoranlar ve tur operatörleri gibi yerel işletmeler, artan yolcu trafiğiyle gelirlerini artıracak. Ayrıca, proje, cari açığın kapatılmasına katkıda bulunacak. TTYD, turizmin 2023’te cari açığa 41,6 milyar dolarlık net katkı sağladığını belirtirken, havalimanının genişlemesiyle bu rakamın 2025’te daha da büyümesi bekleniyor. Antalya Havalimanı, Türkiye’nin küresel turizmdeki liderliğini pekiştiren bir altyapı yatırımı olarak öne çıkıyor.

Antalya Havalimanı projesinde sürdürülebilirlik ve inovasyon nasıl ele alınıyor?

Antalya Havalimanı genişleme projesi, sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı bir vizyonla tasarlandı ve Türkiye’nin turizm sektörünün çevresel ve teknolojik standartlarını yükseltmeyi hedefliyor. TAV Havalimanları, net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için sürdürülebilirlik yatırımlarına öncelik veriyor. İlk fazda tamamlanan yeni terminaller, enerji verimliliği yüksek aydınlatma ve iklimlendirme sistemleriyle donatıldı. Çok katlı otopark ve apron genişletmesi, modern enerji yönetim sistemleriyle işletiliyor. Bu uygulamalar, havalimanının karbon ayak izini azaltırken işletme maliyetlerini düşürüyor. Ayrıca, genişletilmiş taksi yolları, uçakların daha verimli hareket etmesini sağlayarak yakıt tüketimini ve emisyonları azaltıyor.
Sürdürülebilirlik, Antalya’nın küresel turizmdeki lider konumunu güçlendirmek için kritik bir unsur. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, kentin yenilenebilir enerji projeleri ve çevre dostu uygulamalarla sürdürülebilir turizmde öncü olduğunu belirtmişti. Havalimanı projesi, bu vizyonla uyumlu olarak, Antalya’nın çevresel etkisini azaltmayı amaçlayan altyapı geliştirmelerini içeriyor. Örneğin, yeni tesislerde kullanılan malzemeler, çevre dostu standartlara uygun seçildi. Bu çabalar, havalimanının uluslararası sürdürülebilirlik sertifikalarına aday olmasını sağlayabilir.
İnovasyon açısından, havalimanı dijitalleşme ve yolcu deneyimini iyileştirme odaklı yatırımlara ev sahipliği yapıyor. Yeniden tasarlanan lounge ve duty-free alanları, dijital ödeme sistemleri ve kişiselleştirilmiş hizmetlerle donatıldı. Yapay zeka ve veri analitiği, yolcu akışını optimize ederek bekleme sürelerini azaltıyor ve havayolu şirketlerinin operasyonlarını daha etkin yönetmesine olanak tanıyor. Örneğin, dijital check-in ve bagaj takip sistemleri, yolcu deneyimini modernize ediyor. TAV-Fraport ortaklığı, bu teknolojilerle Antalya Havalimanı’nı küresel standartlarda bir merkez haline getiriyor. Sürdürülebilirlik ve inovasyon, havalimanının uzun vadeli başarısını ve Türkiye turizminin rekabet gücünü artırmada kilit rol oynuyor.

Yorum yapın

Geri

Türkiye Turizm Sektöründen Ekonomiye 5,2 Trilyon TL Katkı Beklentisi: Küresel Liderlik Yolunda Yeni Bir Adım

İleri

Avrupa’da Elektrik Krizi: İspanya, Fransa ve Portekiz’de Kaos